31 Mar KÜBA: Nasıl gidilir? Nerede Kalınır?

Küba’ya gitmek isteyenlere dev hizmet! 😀 İlk Küba yazımda ülke, sistem ve Küba halkıyla ilgili izlenimlerimi anlatmıştım. Okumak isterseniz buraya tıklayabilirsiniz. Bu yazıda ise “Küba’ya nasıl gidilir?”, “Ucuz Küba uçak bileti nasıl bulunur?”, “Küba’da nerede kalınır?”, “Küba’ya ne zaman gidilir?” gibi sorulara cevap vereceğim. Küba ve Havana’da gezilecek yerleri anlattığım yazımı okumak isterseniz de tıklamanız gereken yer burası! 🙂

 Şimdiye kadar ziyaret ettiğim 50 küsur ülke arasında kesinlikle beni en çok etkileyen yerlerden birisi oldu. Geçen sene Mart ayında altı arkadaş çok keyifli vakit geçirdik Küba’da ve her birimizin en unutulmaz tatillerinden biri oldu.

Burası Calle Neptune. Böyle güzel caddelerde böyle güzel arabalara rastlanır da Küba hiç sevilmez mi? 🙂

Burası da Havana’da en sevdiğimiz plaj olan Santa Maria del Mar.

Bu yazıyı okurken bize en ünlü Küba şarkılarından biri olan Guantanamera eşlik etsin. Sözleri Küba’nın bağımsızlık mücadelesinin öncülerinden olan Jose Marti’ye ait. Anlamı ise “Guantanamolu Kadın”. Şarkıyı dinlemek için buraya tıklayabilirsiniz.

 

INSTAGRAM: @orcundalarslan

 

KÜBA’YA NE ZAMAN GİDİLİR?

Küba’da hava sene boyunca 25-31 C° civarında seyrediyor. Yani sene boyunca hava sıcak ama bir sorun var. Tropik iklime sahip olduğu için hava bazı aylarda yağışlı olabiliyor, özellikle de Türkiye’de yaz mevsiminin yaşandığı Haziran ile Ekim ayları arasında. Küba’ya gitmek için en iyi iki ay ise Mart ve Nisan. Bu iki ay için Çeşme ve Bodrum’un Temmuz’u gibi diyelim. Şubat ayları da Küba’ya gitmek için fena sayılmaz.

Küba’nın tropik havasının keyfini tüm sene çıkarabilirsiniz.

Biz Küba’ya gittiğimiz Mart ayında sadece bir gün yağmur yağdı, o da son günümüzdeydi. Obama’nın Küba’ya geldiği gündü. Hava yine sıcaktı tabii. İnsanlar şort, tişört ve şemsiyeyle dolaşıyordu. 🙂

KÜBA’YA NASIL GİDİLİR?

Türk vatandaşları, Küba’ya yapacakları ziyaretlerde vizeye tabii ama şu şekilde: Küba’ya gitmeden önce Pronto Tour’un herhangi bir şubesine gidip 35 Euro ödeyip 5 dakika içinde vizenizi alabiliyorsunuz. Biz öyle yaptık ama boşuna almışız. Zira bizim uçtuğumuz Air Canada dahil birçok havayolunun bilet ücretine vize bedeli de dahilmiş. O yüzden uçak biletinizi aldığınızda havayolunu arayıp sorun derim. 🙂 Malum artık döviz fiyatları fırladı ve 35 Euro da neredeyse 140 TL ediyor, az para değil.

Havana’nın hareketli sokakları

Küba’ya biz geçen sene Mart ayında gittiğimizde direkt uçuş yoktu ama Aralık 2016’dan itibaren Türk Hava Yolları’nın uçuşları başladı. THY, Havana’ya direkt uçuyor ama İstanbul’a olan dönüş uçuşlarında önce Venezuela’nın başkenti Karakas’a da uğrayıp yolcu alıyor.

Biz Air Canada ile uçtuk demiştim. Air Canada dışında Aeroflot, KLM, Air France ve British Airways’in de aktarmalı uçuşları mevcut. En ucuz uçuşları genellikle Rus havayolu Aeroflot veriyor ama Rusya’yla politik durumumuz malumunuz. Bir iyi oluyoruz bir kötü, o yüzden insan güvenip de Aeroflot’tan bilet alamıyor.

Biz giderken en ucuz ikinci uçuşlar Air Canada’da idi. Tabii bileti erken almak önemli. Mesela ben İstanbul’dan Toronto aktarmalı Havana biletimi 2.000 TL’ye aldım. Arkadaşlarımdan biri aynı bileti benden bir hafta sonra 3.000 TL’ye, bir diğeri de ondan da bir hafta sonra 4.000 TL’ye aldı. Kanada’da aktarma yapmanın şöyle bir dezavantajı var: Transit uçulsa bile vize almak gerekiyor. Ama biz bunu avantaja dönüştürdük ve transit vize alacağımıza normal vize alalım dedik, uçuş bekleme süresini de çok uzun tuttuk, yani yaklaşık 15-16 saat filan. Böylelikle Küba’ya giderken bir gece de Kanada’da kalmış olduk ve çok da keyifli vakit geçirdik orada. Size de tavsiye ederim. Zaten Kanada artık Amerika gibi uzun vizeler veriyor. İleride de kullanabilirsiniz. İki arkadaşımız ise Air France ile Paris aktarmalı olarak geldi. Küba’ya Fransa ya da Hollanda aktarmalı uçarken Schengen vizesi zorunluluğu yok.

Önce Kanada’da yalnızca bir gece kaldığımız Toronto’nun soğuk sokaklarında montlarla dolaştık. Çok az vaktimiz olmasına rağmen çok şey yaptık…

Hemen ardından Havana’nın güneşli ve sıcak havasının tadını çıkardık… 🙂

Ucuz Havana bileti satın alabilmeniz için bir de önerim olacak. Tarihlerinizi esnek tutarsanız ucuz bilet bulmanız daha kolay olur. Yani şöyle: Uçak biletini sizin tarihlerinize uydurmak yerine siz tarihlerinizi gideceğiniz aydaki ucuz uçak bileti olan tarihlere uydurun. Yani atıyorum aklınızda 5 Mart’ta gidip 15 Mart’ta dönmek var diyelim. İlla o tarihlere bulmaya çalışmayın bileti. Biraz araştırın, eğer 10 Mart gidiş 20 Mart dönüş olan bilet daha ucuzsa onu satın alın. Emin olun arada 1.000-1.500 TL oynadığı oluyor.

Havana Jose Marti Havalimanı’nda uçaktan iner inmez insanın yüzüne sıcak ve nemli hava vuruyor. Tabii biz havanın soğuk olduğu Toronto’dan gittiğimiz için daha da çok vurdu. 🙂

Uçaktan bakarken bile Küba’nın tropik bitki örtüsü kendisini belli ediyor.

HAVANA JOSE MARTİ HAVALİMANI’NDAN ŞEHİR MERKEZİNE NASIL GİDİLİR?

Cevap basit, taksiyle! 🙂 Taksiyi de önceden ayarlamanızda fayda var. Biz de ev sahibimiz sayesinde ayarlamıştık. Şehir merkezine taksi ücreti 25 CUC tutuyor, yani yaklaşık 25 Euro. Tabii günler içinde kendinize sabit bir taksici tuttuğunuzda dönüşünüzü çok daha uygun fiyata, 15 CUC’a bilet getirebilirsiniz. Havana’da ulaşımla ilgili daha detaylı bilgiyi ve taksicilerin telefon numaralarını turistik bilgileri vereceğim yazımda anlatacağım çok yakında.

Taksiye binip havaalanından çıkar çıkmaz ilk gördüğümüz manzara bu oldu. Dolayısıyla Küba’ya daha ilk dakikalardan ısındık. 🙂

Taksiciler döviz kabul etmiyor, sadece CUC alıyor. O yüzden havalimanında parayı değiştirmek gerekiyor ama çok kuyruk oluyor. Biz akıllılık edip beklemedik. Taksiciye İtalyancadan bozma İspanyolcamla yolda durup bir bankada parayı değiştirebileceğimizi söyledim, adam da hemen anladı. 🙂 Yol üstünde denk geldiğimiz bir bankada 200 Euro verip karşılığında 215 CUC aldım.

Bizim yol üstünde para değiştirdiğimiz banka burası. Bankadaki görevli kızların hepsi şen şakrak ve güler yüzlüydü. İsmi Banco Metropolitano. Eğer siz de bizim gibi havalimanı yerine bankada paranızı çevirmek isterseniz ve taksiciye derdinizi anlatamazsanız, bu fotoğrafı gösterin, bankanın ismini söyleyin. 🙂

KÜBA’DA NEREDE KALINIR?

Bence Küba’da oteller yerine kesinlikle casa particular denilen evlerde kalmak gerekiyor. Küba’da devlet ailelerin yaşadıkları evlerini turistlere kiralamasına izin veriyor ve bu evlere düzenli kontrollerde bulunuyor.

Evlerde kalınca insan hem tipik Küba evlerini görmüş oluyor hem de evinde kaldığı Kübalı ailenin yaşantısına tanıklık ediyor. Biz konaklamamızı son dakika ayarladığımız için birkaç farklı evde kaldık ve her biri farklı tarzlarda evlerdi. Farklı yaşantılar gördük. Bir de otellerde kalınca çalışanlarla iletişim kısıtlı oluyor ama insanların evinde kalınca, daha rahat sohbetler ediliyor, üstelik İngilizce bilmeseler bile.

HAVANA’DA NEREDE KALINIR?

Biz nedense çok rahat davrandık ve konaklamamızı son dakikaya bıraktık. Tabii yüksek sezonda ve altı kişi gidince bulmakta biraz sıkıntı yaşamadık değil. 🙂 Ama böylesi daha bile eğlenceli ve maceralı geldi bana nedense. Daha Küba ruhuna sahip. 😀 Havana’daki evlerin çoğu daha çok Vedado ve Miramar bölgelerinde yer alıyor ki şehrin oldukça nezih mahalleleri diyebiliriz buralara. Vedado’dan taksiyle Havana’nın en merkezi noktalarına 5-10 dakikada gidilebiliyor.

Taksiden Vedado sokakları

Vedado’da bulunan kolonyal tarzdaki evlerden biri

VİLLA FLOREZ: Havana’da en çok burada kaldık, sadece dolu olduğu günler, birer günlüğüne başka evlere gittik. 🙂 Ev dedim ama aslında bir malikane. Hepimiz de bayıldık. Gerçek kolonyal tarzda bir ev. Tertemiz. Odamızın kendi özel terası bile vardı. Bahçesinde de biraz çakma da olsa jakuzi. Oda başına ücreti gecelik 35 CUC. Üç kişi de kalabiliyor bazı odalarda.

Evimizin, yani Villa Florez’in dışarıdan görüntüsü. Adresi: Calle 21 e 26 y 28 No. 1404 Vedado.

Burası da bulunduğu sokak

 

Evin içi

Ev sahibimizin ismi Carlos. Tipi Meksikalı mafya babalarına benziyor ama çok sempatik ve iyi bir adam. Allah’tan İtalyanca biliyordu da öyle anlaşabildik rahatça. Evde İleana ve Clara adında iki de abla çalışıyor. Çok tatlılar ikisi de. Bizi de çok sevdiler. Sanırım Avrupalı ya da Kanadalı soğuk turistlerden sonra bizi güleryüzlü ve eğlenceli buldular. Carlos’la birlikte diğer kalacağımız evleri bulmamıza çok yardımcı oldular. İngilizce bilmemelerine rağmen her konuda çok yardımcı oldular aslında. Bir şekilde anlaştık çok iyi. Biz ayrılırken de çok üzüldüler.

Bu Clara abla 🙂

Bu da İleana abla 🙂 Eğer Villa Florez’de kalırsanız ve hala oradalarsa bizden çok selam söyleyin!

Evin kahvaltısı da çok iyi. Clara abla ve İleana abla özenle hazırlıyor. Tropik meyveler, karpuz, muz, ananas, yumurta, bruschetta, salata, tost, kek, ananas suyu ve tropik meyveler var. Yani yok yok. Ücreti de kişi başı sadece 5 CUC.

Size kesinlikle bu evde kalmanızı tavsiye ederim. Carlos’un mail adresi villaflorezhabana@yahoo.es … Benden selam söyleyin, hatırlaması için de bu yazının linkini yollayın. 🙂 İngilizce bilmediği için Google Translate’ten çevirerek cevap yazıyor. O yüzden düzgün bir İngilizce beklemeyin. 🙂 İspanyolca ya da İtalyanca biliyorsanız bu iki dilden birinde yazmanız daha iyi olur tabii. Bu arada cevap gelmesi 1-2 günü bulabilir. Malum internet bağlantısı biraz sıkıntılı Küba’da.

 

Villa Florez’de kaldığımız odalardan birisi burasıydı. Odaların kapı anahtarı yok ama kesinlikle güvenli. Hiçbir şey olmuyor. Zaten 24 saat kamera sistemi var.

Bu da bu odanın bize özel terası.

Terasta keyifli sohbetler ederken 🙂

Burası da Villa Florez’in arka bahçesi. Sabah uyanmışsınız. Hava çok güzel. Tam karşıdaki balkonda oturduğunuzu düşünün. Gökyüzü masmavi. Karşınızda palmiye ağaçları, çeşitli bitkiler ve kolonyal binalar var. Bir yandan da kuş sesleri geliyor. Tam şükretmelik anlar… Bu arada balkonun duvarında da “Mi casa es su casa” yani “Benim evim sizin evinizdir” yazıyor. 🙂

CASA DİANA: Villa Florez’in iki ev yanında. Biz Casa Florez’de kalırken iki arkadaşımız buraya geçti bir geceliğine. Tam bir aristokrat aile evi gibi. Duvarlarda ev sahibi Diana’nın annesinin, babasının, kız kardeşinin portreleri asılı. Burada kalmak isterseniz eğer e-posta adresi: casadianahabana@gmail.com …

Ben Casa Diana’da kalmadım ama poz vermeyi de ihmal etmedim! 😀

Evin duvarındaki tablolar

CASA PARADES: Bu evde de bir gece kaldık. Yine Carlos ayarladı. Villa Florez’le kıyaslayınca sıradan bir ev ama ev sahiplerimizi çok sevdik burada da. Ev sahibi Neilde teyze 70 yaşında ama genç gösteren, hükümet gibi bir kadın. Çalışkan, her şeyi hallediyor. Bir yandan kuaförlük de yapıyor. Kocası da iyi adam. İngilizce bilmiyorlardı ama İtalyanca, İspanyolca karışık anlaştık bir şekilde. Üzücü hikayelerini de anlattılar. Allah rahmet eylesin, biz gitmeden 3 ay önce 50 yaşındaki kızlarını kaybetmişler kanserden. 🙁 Eğer bizim gibi zorda kalırsanız mail adresleri miguel56@inder.cu , adresleri de Calle 27 No. 912 4 y 6 Vedado.

Nedense Neilde teyzenin evinin fotoğrafını çekmemişim hiç. 🙁 Onun yerine kaldığımız bir diğer evin fotoğrafını paylaşıyorum. Villa Florez’in yan sokağındaydı. Bu evi pek sevmediğim için bilgilerini bile almadım. 🙂 Buradaki ev sahibemiz de Küba televizyonu için çalışıyormuş. Türkiye’ye dizi anlaşmaları yapmaya gelmiş daha önce.

HOTEL NACİONAL DE CUBA: Havana’nın en iyi oteli. 1930’dan beri hizmet veriyor. Malecon’a bakan çok da güzel bir manzarası var. Havana’yı ziyaret eden birçok ünlü ve devlet adamı burada kalıyor.

Hotel Nacional’in girişi

HAVANA LİBRE HOTEL: Buraya da Havana’nın en iyi ikinci oteli diyebiliriz. 25 katlı bir binada hizmet veriyor. Tam 572 odası var. Rahmetli Fidel Castro, Küba Devrimi sonrasında ülkesine dönünce üç ay süreyle burada kalmış.

Habana Libre Hotel’in caddeden görüntüsü

VARADERO’DA NEREDE KALINIR?

Varadero’da Antalya’nın oteller bölgesinde olduğu gibi sahil boyunca sıra sıra büyük oteller var. Kanadalı ve Avrupalı turistlerin birçoğu Havana’da hiç vakit geçirmeden direkt buraya geliyorlar ve otellerden çıkmadan tatillerini bitiriyorlar.

Biz Varadero’ya da kalacak yer ayarlamadan gittik ama büyük hata etmişiz. Hatta Varadero’ya gittiğimiz için hata etmişiz. Neden olduğunu yakında yazacağım turistik yazıda görebilirsiniz. Biz gittiğimizde oteller inanılmaz pahalıydı. Oda fiyatları 250-300 CUC’dan başlıyordu. Hani öyle lüks oteller de değil. Biz de casa particular ayarladık ama çok zor bulduk. Bildiğiniz kapı kapı aradık, yer yoktu hiç. En son nem kokan, değişik bir ev bulduk altı kişiye uygun olan. 😀 Kişi başı sadece 10 CUC verdik.

Varadero’da kaldığımız evin bahçesi… Çok acayip bir yerdi. Evde hiç vakit geçirmeyelim, geç saate kadar dışarıda takılalım diyorduk ama artık yorgunluktan mıdır yoksa nemin etkisinden midir bilmem erkenden, saat 22:30’da uyuduk, sabah 08:00’de uyandık. 😀 Sadece bir gece kaldık ama farklı ve unutulmayacak bir deneyim oldu bizim için.

Evin sahipleri tipik Kübalılardı.

Varadero’da eğer otelde kalmak isterseniz Melia grubuna ait oteller ile Paradisus Princesa del Mar en iyi oteller olarak biliniyor. Tabii Küba’da olduğunuzu unutmayın. Türkiye ya da Avrupa’daki oteller gibi bir lüks beklemeyin. 🙂

 

INSTAGRAM: @orcundalarslan

 

BU YAZILAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR:

KÜBA: Ülke, Sistem ve Halkla İlgili İzlenimlerim

KÜBA: Havana’da Gezilecek Yerler

HAVANA’DA GÖRMEDEN DÖNMEMENİZ GEREKEN 9 YER